13 Şubat 2010 Cumartesi

kaç nikah kaç cenaze

Pek yazacak bir şey bulamadım bu aralar, biraz karışık ve çelişkiliyim yine, dengesiz takılıyorum.

Okulun açılma tarihi yaklaşınca ve havalar düzelince arkadaş toplaşmaları arttı, bu mutlu tarafım... Okulun açılması şu aşamada bana pek bir şey ifade etmiyor, hala gitme fikri de yakın değil bu sürüncemede bekleyen tarafım.. Pasaport da elden gideli 3 haftayı geçti, her gün saydırma potansiyelim artıyor; bu da kaygılı/düşünceli tarafım... Yıldız, cuma günü resmen yıldız olmaya gitti bu da buruk tarafım... Liste uzar gider...

Başlıkta verilmek istenen mesaja gelirsek efem... Bugüne kadar kimi arkadaşlarımı bu gerçekle dumura uğratmışlığım var ki ben şu yaşıma kadar hiç düğün görmedim. İki kez nikahta bulunmuşluğum var, kader midir nedir artık ikisi de aynı kişiye aitti; birinci ve ikinci evliliği olmak üzere... Öte yandan pek çok cenaze gördüm, hastalıkla/ölümle nispeten erken yaşta tanıştım denebilir. O yüzden bundan sonraki uzuuun bir süre için dileğim -etrafımdaki herkesi bağlayan bir istektir, ona göre ayağınızı denk alın:P - hastalıktan, ölümden uzak, yeni başlangıçlar ve mutluluklarla dolu günlerdir. Artık aileden, tanıdıklardan ve arkadaşlardan birileri ne yapsın etsin evlensin, çoluk çocuğa filan karışsın, Ebru insanı da düğün görsün, bebek sevsin yahu... Korkuyorum sonunda nikah memuru filan olmaya karar vereceğim biraz olsun mutlu çiftler görebilmek için o olacak. Üstüne alınan alınsın, yarın sevgililer günü bunun da tadını çıkarsın:)

bir de bonus:
Geçen gün sinemada gelecek program olarak Recep İvedik 3'ü gösterdiler, fragmanına bile dayanamadım. Dün girmiş vizyona... Yapmayın etmeyin rica ederim, hayır entel dantel filmlerden ben de hazzetmen ama burnunu karıştıran -sanırım bu filmde bununla da yetinmeyip başkasının burnuna da el atmış- bir insanın neresine gülüyor bu milyonlar anlayamıyorum bir türlü... Çözmek güç cidden.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder